Ynt: Aracınızda gördüğünüz sorunlu parça ve bölgeler
sabrınızdan dolayı sizi tebrik ediyprum
Orjinal yazı sahibi: Flesius
Biri sıfır alıp 30.000 KM kadar kullandığım 2009 1,6 Turbo 180 Cosmo diğeri yine 2009 Model 2,0 Cdti 160 Cosmo olmak üzere iki İnsignia kullandım, hala da kullanıyorum. İkisinin toplam sorunları şöyle :
* AFL farlarım pert. Sorunun ne olduğunu anlayabilmek için serviste çok fazla deneme yanılma yapılması gerekiyor. En kötü ihtimalle 5.000 TL'lik masrafı var.
* Park sensörü sesi ara sıra takılı kalıyor. Kontağı kapatmam bir işe yaramıyor. Ertesi gün geldiğimde kesildiğini görüyorum.
* Park sensörü, sinyal ve diğer tüm uyarı sesleri ara sıra tamamen gidiyor. Kontak açıp kapamak bir işe yaramıyor. Ertesi gün geçiyor kendiliğinden.
* DVD 800'üm var ara sıra ekran ve radyo açık kalıyor. Kapatma düğmesi ya da kontak açıp kapamak bir işe yaramıyor. Kilitleyip kendi haline bırakıyorum ertesi gün geçiyor.
* Bir kaç defa telefon arama sesi takılı kaldı. Yine kontak kapama ya da açma kapama düğmesi işe yaramadı. Arama sesini de en az 16'ya kadar kısabildim. Küfürlü ve gürültülü bir yolculuk sonunda garaja kitleyip lanet edip gittim. Ertesi gün düzelmişti.
* Geri vitese takınca aynalar aşağı insin diye ayar yapmışsam aynalar aşağı iniyor ama çoğu zaman eski haline gelmiyor. Gelmeye yeltense de genellikle yarıda kalıyor. Koltuk ayar düğmesine basmak zorunda kalıyorum. Bu nedenle o ayarı kullanamıyorum, halbuki çok isterdim kullanabilmeyi.
* Ara sıra otomatik vitesim park konumuna aldığımda boşluk oluştuğu için kontak anahtarımı çıkaramıyorum. İçinde kalıyor. Vitesi öne iterek çıkarıyorum. Son zamanlarda azaldı neyseki, şans içi. Havalar soğuyunca gerildi heralde. Yazın başlar gene.
* İçerisi gıcır gıcır, parlak ve temiz anlamında değil, çoğu şey gıcırdıyor anlamında.
* Vites kolunun nikelajlı çerçevesi aşındı, koptu. Plastik olduğunu metal olmadığını böylece idrak edebildim. Tahminimce tüm nikelajlı parçalar aslında plastik. Bu kötü bişey diye söylemiyorum yanılgıya düşülmesin diye söyledim.
* USB'nin gücü Note3 telefonumu şarj edemiyor, hatta parçaları da çalamıyor DVD 800.
* DVD'den MP^dinlerken 15-20 parça sonra donuyor. Çıkarıp takıyorum düzeliyor, bam başka yerlerden devam ediyor.
* Taban döşemeleri sağ ve sol ön kapı kenarlarında plastiklerin altından çıkıp bana bakıyorlar. Yerlerine takıyorum ama ilk fırsatta yeniden çıkıyorlar. Son zamanlarda ellememeye başladım. Kendi hallerinde takılıyorlar.
* Aynalarımın biri diğerinde daha hızlı açılıp kapanıyor.
* Vitesin ordaki DVD 800 düğmelerinden büyük yuvarlak olanın tıklama sesi değişmeye başladı. Muhtemelen yakında onunla da vedalaşırım.
* Plaka lambamdan soldaki gitti. Uzun bile dayandı, aslında bu normal bir şey yazmaya gerek var mı bilemedim ama...
* Ön yolcu tarafındaki güneşliğin içindeki ayna kapağı aracı aldıktan bir ay sonra eşimin elinde kaldı. Sağdaki dişi kırılmış, tek dişli canavar olarak duruyor şuan. Işığın yanıp sönmesiyle ilgili sorun yok ama biraz yamuk duruyor.
* Güneşliklerin her ikisi de her iki aracımda da sıfırkenden beri asla yerlerine tam olarak oturmadılar, hep boşluk kaldı. Sarkmadılar ama oturmadılar da...
Aklıma gelenler bunlar. Tüm bu arızalar başka bir araçta olsa daha yarısını görsem anında satardım bir daha da o araçtan hatta markadan uzak dururdum. Ama seviyorum İnsignia'yı. Tiki tabiriyle "Yapcak bişi yok" Satmıyorum, satmayı da düşünmüyorum, arabamı tüm arızalarıyla seviyorum. Çünkü bu arızalara rağmen sevmeme yetecek bir çok artısı var.
* AFL farlarım pert. Sorunun ne olduğunu anlayabilmek için serviste çok fazla deneme yanılma yapılması gerekiyor. En kötü ihtimalle 5.000 TL'lik masrafı var.
* Park sensörü sesi ara sıra takılı kalıyor. Kontağı kapatmam bir işe yaramıyor. Ertesi gün geldiğimde kesildiğini görüyorum.
* Park sensörü, sinyal ve diğer tüm uyarı sesleri ara sıra tamamen gidiyor. Kontak açıp kapamak bir işe yaramıyor. Ertesi gün geçiyor kendiliğinden.
* DVD 800'üm var ara sıra ekran ve radyo açık kalıyor. Kapatma düğmesi ya da kontak açıp kapamak bir işe yaramıyor. Kilitleyip kendi haline bırakıyorum ertesi gün geçiyor.
* Bir kaç defa telefon arama sesi takılı kaldı. Yine kontak kapama ya da açma kapama düğmesi işe yaramadı. Arama sesini de en az 16'ya kadar kısabildim. Küfürlü ve gürültülü bir yolculuk sonunda garaja kitleyip lanet edip gittim. Ertesi gün düzelmişti.
* Geri vitese takınca aynalar aşağı insin diye ayar yapmışsam aynalar aşağı iniyor ama çoğu zaman eski haline gelmiyor. Gelmeye yeltense de genellikle yarıda kalıyor. Koltuk ayar düğmesine basmak zorunda kalıyorum. Bu nedenle o ayarı kullanamıyorum, halbuki çok isterdim kullanabilmeyi.
* Ara sıra otomatik vitesim park konumuna aldığımda boşluk oluştuğu için kontak anahtarımı çıkaramıyorum. İçinde kalıyor. Vitesi öne iterek çıkarıyorum. Son zamanlarda azaldı neyseki, şans içi. Havalar soğuyunca gerildi heralde. Yazın başlar gene.
* İçerisi gıcır gıcır, parlak ve temiz anlamında değil, çoğu şey gıcırdıyor anlamında.
* Vites kolunun nikelajlı çerçevesi aşındı, koptu. Plastik olduğunu metal olmadığını böylece idrak edebildim. Tahminimce tüm nikelajlı parçalar aslında plastik. Bu kötü bişey diye söylemiyorum yanılgıya düşülmesin diye söyledim.
* USB'nin gücü Note3 telefonumu şarj edemiyor, hatta parçaları da çalamıyor DVD 800.
* DVD'den MP^dinlerken 15-20 parça sonra donuyor. Çıkarıp takıyorum düzeliyor, bam başka yerlerden devam ediyor.
* Taban döşemeleri sağ ve sol ön kapı kenarlarında plastiklerin altından çıkıp bana bakıyorlar. Yerlerine takıyorum ama ilk fırsatta yeniden çıkıyorlar. Son zamanlarda ellememeye başladım. Kendi hallerinde takılıyorlar.
* Aynalarımın biri diğerinde daha hızlı açılıp kapanıyor.
* Vitesin ordaki DVD 800 düğmelerinden büyük yuvarlak olanın tıklama sesi değişmeye başladı. Muhtemelen yakında onunla da vedalaşırım.
* Plaka lambamdan soldaki gitti. Uzun bile dayandı, aslında bu normal bir şey yazmaya gerek var mı bilemedim ama...
* Ön yolcu tarafındaki güneşliğin içindeki ayna kapağı aracı aldıktan bir ay sonra eşimin elinde kaldı. Sağdaki dişi kırılmış, tek dişli canavar olarak duruyor şuan. Işığın yanıp sönmesiyle ilgili sorun yok ama biraz yamuk duruyor.
* Güneşliklerin her ikisi de her iki aracımda da sıfırkenden beri asla yerlerine tam olarak oturmadılar, hep boşluk kaldı. Sarkmadılar ama oturmadılar da...
Aklıma gelenler bunlar. Tüm bu arızalar başka bir araçta olsa daha yarısını görsem anında satardım bir daha da o araçtan hatta markadan uzak dururdum. Ama seviyorum İnsignia'yı. Tiki tabiriyle "Yapcak bişi yok" Satmıyorum, satmayı da düşünmüyorum, arabamı tüm arızalarıyla seviyorum. Çünkü bu arızalara rağmen sevmeme yetecek bir çok artısı var.
Yorum