Bir gün 3 dağcı ve bir kekeme dağa tırmanıyorlarmış. Kekeme dağa tırmanırken:
-Ça ça ça demiş.
Dağcılar:
-Yukarı tırmanınca söylersin demiş.
Biraz yol gitmişler. Kekeme yine:
-Ça ça ça demiş.
Dağcılar:
-Yukarı çıkınca söylersin demişler.
Yukarı çıkmışlar. Kekemeye:
-Söyle bakalım ne diyecektin? demişler.
Kekeme:
-Ça ça ça çantaları aşağıda unuttuk demiş.
Aşağı inerken yarı yolda kekeme:
-Şa şa şa demiş.
Dağcılar:
-Aşağıda söylersin demişler.
Biraz daha inmişler.Kekeme:
-Şa şa şa demiş.
Dağcılar:
-Aşağıda söylersin demişler.
Aşağıya inmişler.Dağcılar:
-Söyle bakalım ne diyecektin demişler.
Kekeme:
-Şa şa şa şaka yaptım demiş.
Küçük Temel annesine sorar : “Anne ben
nasıl meydana geldim?” Anne: “Yavrum
baban akşam eve gelirken bir tane kesme
şeker getirdi, onu yastığın altına koydu,
sabah birde baktık sen olmuşsun." der. Bu
fikir küçük Temel'in çok hoşuna gider,
hemen mutfaktan 1 kesme şeker alır ve
yatarken yastığın altına koyar. Sabah
olduğunda bir bakar şekerin etrafında 7-8
adet karınca... Bakar, bakar ve “Ulan
hepinizi ezerdim ama yapamıyorum, baba
yüreği işte")))
Kari koca bir barda oturuyorlar önlerindeki içkileri yudumlarken
bardan içeri hos bir hatun girer.
Bizimkilerin yanina yaklasip adama sarilarak yanagindan
öper. Yanyndaki karisina aldirmadan:
- Nasilsin hayatim, epey oldu görüsemedik...
Diyerek ileride bir masaya gidip oturur. Adamin karisi saskindir,
dayanamayarak kocasina sorar.
- Kim bu kadin?
Adam sakin bir sesle yanitlar:
- Metresim!
Kadin yaniti duyunca çildirir:
- Ne! Derhal bosaniyoruz! Sen ne serefsiz adammissin.
Bir de utanmadan metresim diyorsun. Her sey bitti hemen bosaniyoruz!
Adam gayet sakin siralamaya baslar:
- Ne yani sevgilim Etiler'deki dubleksi, Akmerkez'deki
daireyi, Bodrum'daki tripleksi, 24 metre yati, altindaki son model
jeeple spor arabayi, bütün bunlari birakip benden ayrilmak mi
istiyorsun?
Kadin sakinlesir ve çevresine bakmaya baslar. Biraz
ileride bir çift dikkatini çeker, kocasina sorar:
- Surada oturan bizim Suat degil mi?
Kocasi yanitlar:
- Evet
- Peki yanindaki kim?
Kocasi gayet sogukkanli:
- Metresi...
Kadin biraz duraklar ve hemen arkasindan yapistirir:
- Aaaa! Bizimkisi daha güzel valla )
Kari koca bir barda oturuyorlar önlerindeki içkileri yudumlarken
bardan içeri hos bir hatun girer.
Bizimkilerin yanina yaklasip adama sarilarak yanagindan
öper. Yanyndaki karisina aldirmadan:
- Nasilsin hayatim, epey oldu görüsemedik...
Diyerek ileride bir masaya gidip oturur. Adamin karisi saskindir,
dayanamayarak kocasina sorar.
- Kim bu kadin?
Adam sakin bir sesle yanitlar:
- Metresim!
Kadin yaniti duyunca çildirir:
- Ne! Derhal bosaniyoruz! Sen ne serefsiz adammissin.
Bir de utanmadan metresim diyorsun. Her sey bitti hemen bosaniyoruz!
Adam gayet sakin siralamaya baslar:
- Ne yani sevgilim Etiler'deki dubleksi, Akmerkez'deki
daireyi, Bodrum'daki tripleksi, 24 metre yati, altindaki son model
jeeple spor arabayi, bütün bunlari birakip benden ayrilmak mi
istiyorsun?
Kadin sakinlesir ve çevresine bakmaya baslar. Biraz
ileride bir çift dikkatini çeker, kocasina sorar:
- Surada oturan bizim Suat degil mi?
Kocasi yanitlar:
- Evet
- Peki yanindaki kim?
Kocasi gayet sogukkanli:
- Metresi...
Kadin biraz duraklar ve hemen arkasindan yapistirir:
- Aaaa! Bizimkisi daha güzel valla )
haha supermis ihihi
Bir zamanlar 34 KTN 03 (Biz kırmızı başlıklı kızın hikayesinde bile kurttan yanayız)
Kasabadaki en iyi silahşör olunca,herkes sizinle boy ölçüşmek ister cool cool
Gümrük kapısından bir İngiliz, bir Fransız, bir Türk geçmek için bekliyorlarmış. Gümrük görevlileri valizlerini kontrol etmeye başlamış.
Önce İngiliz'in valizine bakmışlar. İçinden 7 adet don çıkmış.
-"Niye 7 tane?" diye İngiliz'e sormuşlar. O da
-"Haftanın yedi gün var. Hepsi için bir tane: Pazartesi, Salı, Çarşamba..." demiş. "Vay be! Helal olsun medeniyete, temizliğe bak adamlardaki."
Sıra ...Fransız'ın valizine gelmiş; açmışlar bakmışlar 8 tane don.
-"7'yi anladık da niye 8?" diye sormuşlar. Fransız
-"Pazartesi, Salı, Çarşamba...
Her gün için bir tane, bir tane de ne olur ne olmaz diye yedek aldım" demiş.
-"Vay be! Adamlardaki temizliğe, medeniyete bak!" demiş görevliler.
Sıra Temel'e gelince açmışlar bakmışlar tam 12 adet don.
-"Vay be! Ne varsa bizim insanımızda var. Şu medeniyete, şu temizliğe bak!" Sormuşlar:
-"Neden 12 adet?"
Bizimki cevap vermiş:
-"Ocak, Şubat, Mart,..
Yorum