Asparagas, masa başında üretilen yalan haber, gerçekliği olmayan, kaynağı belirsiz, kişilerin veya şirketlerin haksız çıkar / rant sağlamak amacıyla uydurduğu aslı, astarı olmayan,dayanaksız bilgiler,haberler ve ispat edilemeyen iddialar olarak tanımlanır.
Birkaç gündür (tam da bu tanıma uygun) 2.0 cdti İnsignia’nın 100.000 km sonrası motor arızası verdiği (yatak sardığı) bilgisi paylaşılır oldu.Menşei, kaynağı belirsiz bu haber (hurafe,dedikodu,şaibe ve her ne isim koyulursa) zaman içinde yayılacak, bu araç üstüne ‘kuş pisliği’ gibi konacak. Şimdiye kadar dört insignia sahibi olmuş (tecrübeli) bir insanım ve bu yazıyı kaleme almak üzerime (Müslüman tabiri ile) farz oldu. Önce (izninizle) ünlü Türk büyüğü Mimar Sinan’ın bir hikayesini anlatacağım.
“…Mimar Sinan ve ustaları Selimiye Cami Arastası’nın altındaki bahçede oynayan çocukların yanından geçerken küçük bir çocuğun arkadaşına ‘ Ya baksana şu soldaki minare eğri yapılmış…’ dediğini duymuş.
Mimar Koca Sinan hemen küçük çocuğun yanına gider ve ‘Göster bakalım hangi minare eğri olmuş der’ Küçük çocuk eliyle işaret ederek ‘Şu sol baştaki eğri der…’
Koca Sinan hemen ustalara dönerek ‘Çabuk bana bir demet halat getirin…’ der. Ustalar itiraz etmeye çalışırlar, ama Koca Sinan ‘Çabuk bana halatı getirin…’ diye kükrer.
Ustalar halatı getirirler ve işçiler eğri denen minareye çıkarak halatı sağlam bir şekilde bağlarlar, Koca Sinan minare eğri diyen küçük çocuğu yanına çağırır ve ‘ İşçiler şimdi minareye bağladığımız halatla senin söylediğin tarafa doğru minareyi çekecekler ve eğriliği düzeltecekler, minare düzelince sen tamam düzeldi diyerek bizleri uyar.’ demiş.
Ustalar kıvranmaktadır, aman Koca Sinan olur mu böyle şey minare eğri falan değil derler, ama Koca Sinan çocuğu yanına almış ve eğri minareyi düzeltmekle meşguldür, onları dinlemez bile.İşçiler bütün kuvvetleri ile Allah Allah diyerek halatı çekmektedirler, ter içinde kalmışlardır, biraz sonra küçük çocuk haykırır ‘ Tamaaam düzeldiii çok güzel.’
Koca Sinan çocuğa sarılır ve ‘Tamam mı , düzeldi mi şimdi?’ der. Küçük
‘ Evet düzeldi, şimdi daha güzel oldu bak.’ diye cevap verir.
Ustalar bu yapılan şeye anlam verememişler, söylenmektedirler Sinan ustalara döner ve ‘ Bakın arkadaşlar dedikoduların aslı astarı olmasa da iz bırakırlar, eğer biz bu küçük çocuğun kafasında minarenin eğriliğini düzeltmeseydik, yaptığımız bu muhteşem esere gölge düşerdi ve bu güzel caminin adı eğri minareli cami olup çıkardı.’ demiş…”
Hikaye alıntısı:Cengiz BULUT-Edirne
*Tüm İnsignia Team Ailesi’nden rica ediyorum,ben son iletiyi yazana kadar (konu birliği bozulmasın diye) başlığa yorum yapmayınız.
Birkaç gündür (tam da bu tanıma uygun) 2.0 cdti İnsignia’nın 100.000 km sonrası motor arızası verdiği (yatak sardığı) bilgisi paylaşılır oldu.Menşei, kaynağı belirsiz bu haber (hurafe,dedikodu,şaibe ve her ne isim koyulursa) zaman içinde yayılacak, bu araç üstüne ‘kuş pisliği’ gibi konacak. Şimdiye kadar dört insignia sahibi olmuş (tecrübeli) bir insanım ve bu yazıyı kaleme almak üzerime (Müslüman tabiri ile) farz oldu. Önce (izninizle) ünlü Türk büyüğü Mimar Sinan’ın bir hikayesini anlatacağım.
“…Mimar Sinan ve ustaları Selimiye Cami Arastası’nın altındaki bahçede oynayan çocukların yanından geçerken küçük bir çocuğun arkadaşına ‘ Ya baksana şu soldaki minare eğri yapılmış…’ dediğini duymuş.
Mimar Koca Sinan hemen küçük çocuğun yanına gider ve ‘Göster bakalım hangi minare eğri olmuş der’ Küçük çocuk eliyle işaret ederek ‘Şu sol baştaki eğri der…’
Koca Sinan hemen ustalara dönerek ‘Çabuk bana bir demet halat getirin…’ der. Ustalar itiraz etmeye çalışırlar, ama Koca Sinan ‘Çabuk bana halatı getirin…’ diye kükrer.
Ustalar halatı getirirler ve işçiler eğri denen minareye çıkarak halatı sağlam bir şekilde bağlarlar, Koca Sinan minare eğri diyen küçük çocuğu yanına çağırır ve ‘ İşçiler şimdi minareye bağladığımız halatla senin söylediğin tarafa doğru minareyi çekecekler ve eğriliği düzeltecekler, minare düzelince sen tamam düzeldi diyerek bizleri uyar.’ demiş.
Ustalar kıvranmaktadır, aman Koca Sinan olur mu böyle şey minare eğri falan değil derler, ama Koca Sinan çocuğu yanına almış ve eğri minareyi düzeltmekle meşguldür, onları dinlemez bile.İşçiler bütün kuvvetleri ile Allah Allah diyerek halatı çekmektedirler, ter içinde kalmışlardır, biraz sonra küçük çocuk haykırır ‘ Tamaaam düzeldiii çok güzel.’
Koca Sinan çocuğa sarılır ve ‘Tamam mı , düzeldi mi şimdi?’ der. Küçük
‘ Evet düzeldi, şimdi daha güzel oldu bak.’ diye cevap verir.
Ustalar bu yapılan şeye anlam verememişler, söylenmektedirler Sinan ustalara döner ve ‘ Bakın arkadaşlar dedikoduların aslı astarı olmasa da iz bırakırlar, eğer biz bu küçük çocuğun kafasında minarenin eğriliğini düzeltmeseydik, yaptığımız bu muhteşem esere gölge düşerdi ve bu güzel caminin adı eğri minareli cami olup çıkardı.’ demiş…”
Hikaye alıntısı:Cengiz BULUT-Edirne
*Tüm İnsignia Team Ailesi’nden rica ediyorum,ben son iletiyi yazana kadar (konu birliği bozulmasın diye) başlığa yorum yapmayınız.
Yorum