Not: Yarın ne olacağını bilemediğim için, 1 gün önceden kutlamayı uygun gördüm. CN
Duyuru
Collapse
No announcement yet.
18 Mart ŞEHİTLERİ ANMA GÜNÜ ve ÇANAKKALE DENİZ ZAFERİ'nin 99. YILDÖNÜMÜ
Collapse
X
-
18 Mart ŞEHİTLERİ ANMA GÜNÜ ve ÇANAKKALE DENİZ ZAFERİ'nin 99. YILDÖNÜMÜ
2010 1.6 Turbo Cosmo DVD800-Navi Siyah
http://www.insigniateam.com/forum/üye-garajı/fotoğraflar/3830-kara-yağiz-delikanli-nın-son-fotolariEtiketler: Hiçbiri
-
Ynt: 18 Mart ŞEHİTLERİ ANMA GÜNÜ ve ÇANAKKALE DENİZ ZAFERİ'nin 99. YILDÖNÜMÜ
Orjinal yazı sahibi: Cemil NişankayaNot: Yarın ne olacağını bilemediğim için, 1 gün önceden kutlamayı uygun gördüm. CN[IMG width=500]http://i1134.photobucket.com/albums/m615/nester54/IMG_5063-Kopya.jpg[/img]
[move][b]Yaşamımda edindiğim en büyük bilgi şudur; Kendi kendine yardım etmeyi bilmeyene, hiç kimse yardım edemez. PESTALOZZİ
Yorum
-
Ynt: 18 Mart ŞEHİTLERİ ANMA GÜNÜ ve ÇANAKKALE DENİZ ZAFERİ'nin 99. YILDÖNÜMÜ
Orjinal yazı sahibi: Cemil NişankayaNot: Yarın ne olacağını bilemediğim için, 1 gün önceden kutlamayı uygun gördüm. CN
Cemil Abim ellerine sağlık
Elinde sancakla koşup ileri,
Düşman saflarına girdi Mehmetçik,
Öldü de yolundan dönmedi geri,
Gönlünü zafere verdi Mehmetçik.
Toz toprak, alevler içinde koşup,
İmanla kükreyip, imanla coşup,
Keskin kılıcıyla siperler aşıp,
Düşmanı yerlere serdi Mehmetçik.
Allah Allah deyip yurdu anarak,
Kalbinde hürriyet aşkı yanarak,
Başında sancağı dalgalanarak,
Şanlı zaferlere erdi Mehmetçik[center]
İnsignia 1.4 Edition Elegance Yeni Stil Paket 2012 OPC Body Kit (Kara Şahin)
BİR ZAMANLAR
Yorum
-
Ynt: 18 Mart ŞEHİTLERİ ANMA GÜNÜ ve ÇANAKKALE DENİZ ZAFERİ'nin 99. YILDÖNÜMÜ
Şu Boğaz harbi nedir? Var mı ki dünyâda eşi?
En kesif orduların yükleniyor dördü beşi.
-Tepeden yol bularak geçmek için Marmara?ya-
Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya.
Ne hayâsızca tehaşşüd ki ufuklar kapalı!
Nerde-gösterdiği vahşetle 'bu: bir Avrupalı'
Dedirir-Yırtıcı, his yoksulu, sırtlan kümesi,
Varsa gelmiş, açılıp mahbesi, yâhud kafesi!
Eski Dünyâ, yeni Dünyâ, bütün akvâm-ı beşer,
Kaynıyor kum gibi, mahşer mi, hakikat mahşer.
Yedi iklimi cihânın duruyor karşında,
Avusturalya'yla beraber bakıyorsun: Kanada!
Çehreler başka, lisanlar, deriler rengârenk:
Sâde bir hâdise var ortada: Vahşetler denk.
Kimi Hindû, kimi yamyam, kimi bilmem ne belâ...
Hani, tâuna da züldür bu rezil istilâ!
Ah o yirminci asır yok mu, o mahlûk-i asil,
Ne kadar gözdesi mevcûd ise hakkıyle, sefil,
Kustu Mehmedciğin aylarca durup karşısına;
Döktü karnındaki esrârı hayâsızcasına.
Maske yırtılmasa hâlâ bize âfetti o yüz...
Medeniyyet denilen kahbe, hakikat, yüzsüz.
Sonra mel'undaki tahribe müvekkel esbâb,
Öyle müdhiş ki: Eder her biri bir mülkü harâb.
Öteden sâikalar parçalıyor âfâkı;
Beriden zelzeleler kaldırıyor a'mâkı;
Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin;
Sönüyor göğsünün üstünde o arslan neferin.
Yerin altında cehennem gibi binlerce lağam,
Atılan her lağamın yaktığı: Yüzlerce adam.
Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer;
O ne müdhiş tipidir: Savrulur enkaaz-ı beşer...
Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak,
Boşanır sırtlara vâdilere, sağnak sağnak.
Saçıyor zırha bürünmüş de o nâmerd eller,
Yıldırım yaylımı tûfanlar, alevden seller.
Veriyor yangını, durmuş da açık sinelere,
Sürü halinde gezerken sayısız teyyâre.
Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler...
Kahraman orduyu seyret ki bu tehdide güler!
Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından;
Alınır kal'â mı göğsündeki kat kat iman?
Hangi kuvvet onu, hâşâ, edecek kahrına râm?
Çünkü te'sis-i İlahi o metin istihkâm.
Sarılır, indirilir mevki-i müstahkemler,
Beşerin azmini tevkif edemez sun'-i beşer;
Bu göğüslerse Hudâ'nın ebedi serhaddi;
'O benim sun'-i bedi'im, onu çiğnetme' dedi.
Asım'ın nesli...diyordum ya...nesilmiş gerçek:
İşte çiğnetmedi nâmusunu, çiğnetmiyecek.
Şühedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...
O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar,
Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi...
Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
Sana dar gelmiyecek makberi kimler kazsın?
'Gömelim gel seni tarihe' desem, sığmazsın.
Herc ü merc ettiğin edvâra da yetmez o kitâb...
Seni ancak ebediyyetler eder istiâb.
'Bu, taşındır' diyerek Kâ'be'yi diksem başına;
Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına;
Sonra gök kubbeyi alsam da, ridâ namıyle,
Kanayan lâhdine çeksem bütün ecrâmıyle;
Mor bulutlarla açık türbene çatsam da tavan,
Yedi kandilli Süreyyâ'yı uzatsam oradan;
Sen bu âvizenin altında, bürünmüş kanına,
Uzanırken, gece mehtâbı getirsem yanına,
Türbedârın gibi tâ fecre kadar bekletsem;
Gündüzün fecr ile âvizeni lebriz etsem;
Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...
Yine bir şey yapabildim diyemem hâtırana.
Sen ki, son ehl-i salibin kırarak savletini,
Şarkın en sevgili sultânı Salâhaddin'i,
Kılıç Arslan gibi iclâline ettin hayran...
Sen ki, İslam'ı kuşatmış, boğuyorken hüsran,
O demir çenberi göğsünde kırıp parçaladın;
Sen ki, rûhunla beraber gezer ecrâmı adın;
Sen ki, a'sâra gömülsen taşacaksın...Heyhât,
Sana gelmez bu ufuklar, seni almaz bu cihât...
Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
Sana âgûşunu açmış duruyor PEYGAMBER.
Ne güzel yazmış istiklal Marsımızın Şairi....... Çanakkale şehitlerimizi rahmetle anıyoruz..
Yorum
-
Ynt: 18 Mart ŞEHİTLERİ ANMA GÜNÜ ve ÇANAKKALE DENİZ ZAFERİ'nin 99. YILDÖNÜMÜ
Malım, mülküm
Eşim, dostum
Yarim demediniz
Hiç tereddütsüz
Gidip can verdiniz
Elimde bardağım
Çayımı rahat içebiliyorsam
Çünkü siz orda öldünüz
Daha onbeşinde, onaltısında
Kurşunlara yürüdünüz
Helal edin hakkınızı
Yapabildiğim tek şey bugün Bir Elhamla,
iki damla gözyaşı
Ruhunuz şadolsun
Çanakkale Kahramanları
ORJİNAL F10 MSPORT
Yorum
Yorum