Bir 'Yaşar Ne Yaşar Ne yaşamaz' öyküsü daha okumaya ne dersiniz ? Yanıtınız evet ise işte hikayemiz.
Bildiğiniz gibi yakın geçmişte 1.6 t cosmo arabamı satmış ve yerine 2.0 CDTI araba almıştım. Satıcı arkadaş 'sürücü koltuğu
ileri-geri hareket motoru' arızası olduğunu, Opel XXXXX** tarafından (garantiden değiştirilmek üzere) parçanın Almanya'ya
sipariş edildiğini, arada sırada arayarak takip etmemi tembihlemiş, konuyla ilgili servis danışmanı arkadaşın kartını da vermişti.
01.10.2013 Tarihinde ilgili arkadaşı arayarak parçayı sordum, olayı hatırlamakta zorluk çekse de toparlandı ve parçanın geldiği bilgisini verdi.
Aynı gün servis randevu sisteminden 03.10.2013 tarihine randevu aldım. Randevu günü sabah 06:00’da kalktım ki Boğaziçi köprüsü trafiğine
yakalanmayayım. Saat 07:45' de servisin kapısına vardım. Mesai 08:30'da başlıyor, kimse yok. Güvenlik görevlisi arkadaş beni içeri aldı, yer gösterdi,
arabayı park ettim, müşteri bekleme salonuna geçip beklemeye başladım.
Saat 11:30’da mobil telefonum çaldı, arayan hanım kızımız 'araç ruhsatı lazım, servis girişi açacağız, siz geliyor musunuz?' dedi; demek ki benim
sabahtan beri burada olduğumdan haberi bile yok. Ben servisteyim, ruhsatı hangi birime getirmemi istersiniz dedim, araç kabulde bekliyorum dedi.
Gittim, kendisini buldum, ruhsatı verdim, bir işlem yaptı geri verdi,beni servis danışmanı arkadaşın yanına götürdü, sinirlendim, ama ne olup bittiğini
anlamaya çalıştığım için sessiz sedasız bekliyorum. Servis danışmanım beni hoşladı, kendisini tanıttı, aracınızın sorunu hal edildi, tecrübelerini de
yaptırdım, hiçbir borcunuz da yok, güle güle gidebilirsiniz dedi, arabayı teslim etti. Keyfe keder bir pürüz olsa da hal edilmiş olduğu için sevinç ve
mutluluk içinde kendisine teşekkür edip oradan ayrıldım,şirkete döndüm.
(Bir sigara içip gelecek ve devam edeceğim)
**Opel-Ermaş olayındaki gibi bir durum yaşanmaması için servisin adını gizledim.
Mesele çözülüp gerçek ortaya çıkınca açıklayacağım
Bildiğiniz gibi yakın geçmişte 1.6 t cosmo arabamı satmış ve yerine 2.0 CDTI araba almıştım. Satıcı arkadaş 'sürücü koltuğu
ileri-geri hareket motoru' arızası olduğunu, Opel XXXXX** tarafından (garantiden değiştirilmek üzere) parçanın Almanya'ya
sipariş edildiğini, arada sırada arayarak takip etmemi tembihlemiş, konuyla ilgili servis danışmanı arkadaşın kartını da vermişti.
01.10.2013 Tarihinde ilgili arkadaşı arayarak parçayı sordum, olayı hatırlamakta zorluk çekse de toparlandı ve parçanın geldiği bilgisini verdi.
Aynı gün servis randevu sisteminden 03.10.2013 tarihine randevu aldım. Randevu günü sabah 06:00’da kalktım ki Boğaziçi köprüsü trafiğine
yakalanmayayım. Saat 07:45' de servisin kapısına vardım. Mesai 08:30'da başlıyor, kimse yok. Güvenlik görevlisi arkadaş beni içeri aldı, yer gösterdi,
arabayı park ettim, müşteri bekleme salonuna geçip beklemeye başladım.
Saat 11:30’da mobil telefonum çaldı, arayan hanım kızımız 'araç ruhsatı lazım, servis girişi açacağız, siz geliyor musunuz?' dedi; demek ki benim
sabahtan beri burada olduğumdan haberi bile yok. Ben servisteyim, ruhsatı hangi birime getirmemi istersiniz dedim, araç kabulde bekliyorum dedi.
Gittim, kendisini buldum, ruhsatı verdim, bir işlem yaptı geri verdi,beni servis danışmanı arkadaşın yanına götürdü, sinirlendim, ama ne olup bittiğini
anlamaya çalıştığım için sessiz sedasız bekliyorum. Servis danışmanım beni hoşladı, kendisini tanıttı, aracınızın sorunu hal edildi, tecrübelerini de
yaptırdım, hiçbir borcunuz da yok, güle güle gidebilirsiniz dedi, arabayı teslim etti. Keyfe keder bir pürüz olsa da hal edilmiş olduğu için sevinç ve
mutluluk içinde kendisine teşekkür edip oradan ayrıldım,şirkete döndüm.
(Bir sigara içip gelecek ve devam edeceğim)
**Opel-Ermaş olayındaki gibi bir durum yaşanmaması için servisin adını gizledim.
Mesele çözülüp gerçek ortaya çıkınca açıklayacağım
Yorum